27 Eylül 2009 Pazar

Muhtelif: Mercedes-Benz 500 SEC

Otomobil dediğin nedir? Bir ulaşım aracından ibarettir kimine göre, kimisi için de bir yaşam tarzıdır (Klişe bir cümle oldu biliyorum). "İlk araba" nedir peki? Her gencin heyecanıdır. Kimisi bir Doğan'la başlar bu maceraya, kiminin çevirdiği ilk kontak anahtarı son model bir BMW'ya ait olabilir.

"Peki ya ben?" sorusunu sordum haliyle, gün gelecek ben de ilk arabamı alacağım. "Ne isterim?" diye sordum kendime. Önce etraftakilerin fikrini aldım. Volkswagen Golf dediler, Polo dediler, Honda Civic dediler. Araştırdım, hepsi ufak tefek, uğur böceği gibi arabalar.

Sonra bir şimşek çaktı aklımda. "Peki ya Mercedes? Evet olabilir, 1980'lere ait tüm kasalarında asalet var. Eh, araştıralım bakalım."

Derken bir model gördüm. Aman yarabbi. Mercedes'in kalitesi, bir Mustang'in asaletiyle çiftleşmiş ve ortaya böyle bir şey çıkmış sanki. Mercedes-Benz 500 SEC, sahip olmak istediğim bir otomobil oluverdi birden.

Olay pahalı araba olması değil, belki zamanında pahalıydı ancak şu an servet ödemeniz gerekmiyor. Olay, otomobilin duruşunda, asaletinde. "Çekilin," diyor, "arabayım ben!".

Hiç yorum yok: