19 Ekim 2008 Pazar

Müzik: Audioslave

Sene ikibinbilmemkaç. Matrix çocuğuyuz, filmin bizi (en azından beni) tanıştırdığı Rage Against the Machine grubuyla coşuyoruz, derken grup dağılıveriyor. Bebeyiz tabii, müzik grubudur dağılır, kimin umurunda.

Neyse sonra Audioslave diye bir şey çıkıyor, Cochise diye bir şarkı buluyorum, dinliyorum biraz, "Eh" diyip bir kenara koyuyorum. Yıllar geçiyor.

Sonra Casino Royale filmi geliyor, Audioslave'in solisti olduğundan bile bihaber olduğum Chris Cornell'in "You Know My Name" adlı müthiş eserini dinliyorum ard arda. Ne baba parça diyorum. E araştırıyorum, yine Audioslave çıkıyor karşıma. Ulan diyorum yoksa kıymetini bilemedim mi bunların?

Evet bilememişim. Bu kez albümlerini ediniyorum, dinledikçe mest oluyorum, "Like a Stone" diyorum, "Shadow on the Sun" diyorum, "I am The Highway" diyorum. Her ne kadar en çok ilk albümlerini sevsem de, genel olarak keyifle dinliyorum.

Bilmeyenlere söylüyorum ki Audioslave de sonradan dağılmıştır, Chris abi kendi yoluna gitmiştir, Rage Against the Machine tekrar birleşmiştir ancak şarkı yapmamakta, konser konser gezmektedir...

1 yorum:

Ragnor dedi ki...

Valla ilk albümleri idi sanırım onlarla tanışmam. Vay be dedirtmişlerdi. Eski bildiğimiz abiler olmasına rağmen yıllar sonra işte bu dedirten yeni bir grup. Benim için özeldiler, umut ışığıydılar ama sonra dağıldılar üzüldüm. Sanırım popülerlik kazandıktan sonra solist yakışıklı ise bu birçok grubun başına gelmesi muthemel bişi :).
Chris Cornell'in solo gittiğini biliyodum da Rage Against the Machine'in tekrar birleştiğini bilmiyodum (ya da unutmuştum). İyi olmuş bak bu.
Birde Chris Cornell'in eski grubu Soundgarden'da çok iyidir, grunge akımının 4 atlısından biridir. Eskiye dönüp albümlerini karıştır bence.